31 Temmuz 2013 Çarşamba
...sorun şu; herkes kendisi dışına uğramıyor, sadece beninin acılarını duyuyor.
kendine kör olması sağır da yapmış onu, dinliyor'muş' gibi yapıp, işitmiyor.
Durmuyor da.
anlamadığı üzerinden de devam ediyor. ha kapandı ha kapanacak yaraları duyarsız sitemleriyle bilmem kaç kez daha umarsızca kanatıyor !
o nedenle ya işte, çekmelerimiz hep sevdiklerimizdendir. Zân'nettiği zehirli sevgisiyle yavaş yavaş öldürüyor birbirini...
sitemli susuşları okuyamadığından, haklı olmanın verdiği galibiyetle devam ediyor. oysa bilmiyor ki; her "pek"i demek onay değil, bir arpa boyu alınacak yolun kalmadığını söylemektedir.
Fakat o bir türlü anlamıyor...
ama; ama bu insanı çok yoruyor !
Not: içimden geldi...
kendine kör olması sağır da yapmış onu, dinliyor'muş' gibi yapıp, işitmiyor.
Durmuyor da.
anlamadığı üzerinden de devam ediyor. ha kapandı ha kapanacak yaraları duyarsız sitemleriyle bilmem kaç kez daha umarsızca kanatıyor !
o nedenle ya işte, çekmelerimiz hep sevdiklerimizdendir. Zân'nettiği zehirli sevgisiyle yavaş yavaş öldürüyor birbirini...
sitemli susuşları okuyamadığından, haklı olmanın verdiği galibiyetle devam ediyor. oysa bilmiyor ki; her "pek"i demek onay değil, bir arpa boyu alınacak yolun kalmadığını söylemektedir.
Fakat o bir türlü anlamıyor...
ama; ama bu insanı çok yoruyor !
Not: içimden geldi...
21 Temmuz 2013 Pazar
...bu gün dün olmadan yarına anlamlı anlar taşıyabilmek adına sunulan hayata imza atabilmek adına gönderilen her insana selam olsun....
Anlamlı ve amaçlı yaratmasına olan hayranlığımdan dolayı beni var eden Rab'bime şükreder, dünyaya geliş sebebim oldukları için anne ve babama da teşekkür ederim.
Aklımın erdiği andan beri kendime ait özel sayılabilecek günlerimi hiç kutlamadım ...
İsmimde bu nedenle 'bayan mantık' kalmıştır.
İptal ettim özel günlere dair sanki dayatılmış hediyeleri ,sevgi sözlerini.
Doğaçlama söylensin istedim, içten geldiği gibi bir gün değil her an, ne zaman yapılması gerekirse o zaman.
"gerçek sevenler sevdiklerini tarihe hapsetmezler", etmemelidirler. güzelliklerde anılma sebebi olmak her şeye değer.
İşte bu gönülden geldiği gibi isteyerek verildiğinde bereketlenerek geri dönüyordu birbirimize, hepimize.
Zorunluluk olmasın, menfaate bulaşmasın istedim sevgiler. sevgi hiç bir hesap bilmemeli. şu bu kaygısı taşımadan içinden ne zaman gelirse, her şeyden arınmış şeffaf sencilce sevgiler oturmalı hayatımıza...
Empoze edilmiş ihraç sevgiler özünde samimiyyet olmadığı için ya bitiyordu, yada zehirliyordu. oysa sevgi iyileştirmeliydi. Bu bakış açımı sırf bu düşüncem üzerine bina ettim. Çünki sevgi zorunluluk değil seçimdir, kimse kimseye bunu dayatamaz. o zaman neden herkes kendi gibi olamaz?
Hazretin sözünü böyle uyarlarsam, "ya olduğun gibi ol, yada olmadığın gibi görünme". Çünki bunu benden Rab (terbiye edici) istiyordu.
Hayat yürekten sevgilerle yaşamaya değer. Acabasız sevgilerle huzur bulmak duası ile hepimize teşekkür ediyorum...
Anlamlı ve amaçlı yaratmasına olan hayranlığımdan dolayı beni var eden Rab'bime şükreder, dünyaya geliş sebebim oldukları için anne ve babama da teşekkür ederim.
Aklımın erdiği andan beri kendime ait özel sayılabilecek günlerimi hiç kutlamadım ...
İsmimde bu nedenle 'bayan mantık' kalmıştır.
İptal ettim özel günlere dair sanki dayatılmış hediyeleri ,sevgi sözlerini.
Doğaçlama söylensin istedim, içten geldiği gibi bir gün değil her an, ne zaman yapılması gerekirse o zaman.
"gerçek sevenler sevdiklerini tarihe hapsetmezler", etmemelidirler. güzelliklerde anılma sebebi olmak her şeye değer.
İşte bu gönülden geldiği gibi isteyerek verildiğinde bereketlenerek geri dönüyordu birbirimize, hepimize.
Zorunluluk olmasın, menfaate bulaşmasın istedim sevgiler. sevgi hiç bir hesap bilmemeli. şu bu kaygısı taşımadan içinden ne zaman gelirse, her şeyden arınmış şeffaf sencilce sevgiler oturmalı hayatımıza...
Empoze edilmiş ihraç sevgiler özünde samimiyyet olmadığı için ya bitiyordu, yada zehirliyordu. oysa sevgi iyileştirmeliydi. Bu bakış açımı sırf bu düşüncem üzerine bina ettim. Çünki sevgi zorunluluk değil seçimdir, kimse kimseye bunu dayatamaz. o zaman neden herkes kendi gibi olamaz?
Hazretin sözünü böyle uyarlarsam, "ya olduğun gibi ol, yada olmadığın gibi görünme". Çünki bunu benden Rab (terbiye edici) istiyordu.
Hayat yürekten sevgilerle yaşamaya değer. Acabasız sevgilerle huzur bulmak duası ile hepimize teşekkür ediyorum...
-işime geldiğin müddetçe "..." !
&
...herkeste illede kendi istediğini duyma gibi bir beklenti ve şartlanma var. Muhatabından bu talebi elde edemeyenler, istediğini işitebilecekleri bir başka ses sahibi aramaya koyulurlar.
Oysa dost, yâr, yâren, aile, şu veya bu; "İyi günde, kötü günde, zenginlikte, fakirlikte, hastalıkta, sağlıkta, ölüm bizi ayırana kadar seni sevmeye ve sana değer vermeye yemin ediyorum....
;andının illede dile getirilmesi gerekmez. Bu insanlığın genelinde yaşam biçimi olmalı. Her ne kadar bu esas ecnebilerin evlilik yemini olsa da; insanlık hangi gösteride rol alırsa alsın, bu yemin geçerli sayılmalıdır / olmalıdır ...
Üzerinde düşünüldüğünde çok şey ifade eden bu and, âla ile, kendini güvenin emin ellerine teslim ederek, hayatın diğer alanındaki tüm gelişmelere, pozitif enerjiyle sarılmak, daha çok zaman ayırmak anlamına gelir.
...güvensizlik kasar, absorb eder, ardı ardına binlerce soru-cevap ve acabalarla yorar insanı. Sinerjiyi keser.
...oysa ne gereksiz bir emek zaiyatı.
Şüphelerden arınmış , şerrin tanımı bile unutulmuş ,huzurun şifreleri çözülmüş, nifaksız bir dünya için sadece insan diyorum, insan olmak yeterli...
Not: İçimden Geldi
&
...herkeste illede kendi istediğini duyma gibi bir beklenti ve şartlanma var. Muhatabından bu talebi elde edemeyenler, istediğini işitebilecekleri bir başka ses sahibi aramaya koyulurlar.
Oysa dost, yâr, yâren, aile, şu veya bu; "İyi günde, kötü günde, zenginlikte, fakirlikte, hastalıkta, sağlıkta, ölüm bizi ayırana kadar seni sevmeye ve sana değer vermeye yemin ediyorum....
;andının illede dile getirilmesi gerekmez. Bu insanlığın genelinde yaşam biçimi olmalı. Her ne kadar bu esas ecnebilerin evlilik yemini olsa da; insanlık hangi gösteride rol alırsa alsın, bu yemin geçerli sayılmalıdır / olmalıdır ...
Üzerinde düşünüldüğünde çok şey ifade eden bu and, âla ile, kendini güvenin emin ellerine teslim ederek, hayatın diğer alanındaki tüm gelişmelere, pozitif enerjiyle sarılmak, daha çok zaman ayırmak anlamına gelir.
...güvensizlik kasar, absorb eder, ardı ardına binlerce soru-cevap ve acabalarla yorar insanı. Sinerjiyi keser.
...oysa ne gereksiz bir emek zaiyatı.
Şüphelerden arınmış , şerrin tanımı bile unutulmuş ,huzurun şifreleri çözülmüş, nifaksız bir dünya için sadece insan diyorum, insan olmak yeterli...
Not: İçimden Geldi
Bir insan bilmiyorsa ne istediğini, hem seni ziyan eder, hem de kendini, dibini görmediğin suya dalmadığın gibi, emin olmadığın sevgiye teslim etme kendini...
-der Mevlâna;
&
Hazretin bu düşüncesine tüm kalbimle katılıyorum. Tabi ki onun bilgisini ve düşüncelerini sorgulamak haddime değil ama affına sığınarak bu nasihatin bende hissettirdiklerini sizinle paylaşmak isterim.
Düşünce insanı yaşar, yazar ve aktarır, verilen mesaj ise muhatabın miktarıncadır. O sanki benim algımın dışında bir şeyler söylemiş olsa da, sanki bana şöyle fısıldıyordu.
Herkes için olduğu gibi, sevilen bahtiyarımızında tek hakkı vardır. Onu sorgulayamazsın. Ve nasıl olduğunu yaşamadan asla öğrenemezsin. Sevgiyi, kontrol edemez, yönlendiremez, hükmedemezsin. Ne reddedebilirsin, nede ille olsun dedirtebilirsin. Adını koyamaz, nedenini kendine bile açıklayamazsın. Güdüseldir, o kadar.
Sevilen denenilmez, denenilende sevilmeye değmez. Çünki şüphe sevgiyi bozar. Bunu ancak yaşarak görebilirsin. Ya seversin ya da sevmezsin fakat bu ikisi arasında olunmaz. Bunun dışında bir seçenek varsa, o olsa olsa başka bir isim alır, onu da ben tanımlayamam.
Sevginin alternatifi olmadığından dolayı başka bir seçenekle kıyas kabul etmez. İnsan kaç kere sınayabilir kendini ve sevdiklerini.
Çok acı varken yaşamda, denedim olmadı diye, kaç kez yaşanabilir bu kırıklığı? O sadece savunmasız ve masum bir tek yüreğe sahipken, bu çok zor.
İlginçtir ama yürek hafızası hiç unutmaz yaşadıklarını. Akıl devreye girmek istese de çöküşler yaşadığında, reddeder tüm önerileri. Onun çalışma sisteminde kendi algısınca bir vefası vardır. Bundan sonrası ya acıya alışacak sevgiye kapılarını kapatacak ya da yeniden yeniden yüzeysel sevgilerle yaşamayı kavrayacak.
...vesselam!
Not: İçimden geldi
-der Mevlâna;
&
Hazretin bu düşüncesine tüm kalbimle katılıyorum. Tabi ki onun bilgisini ve düşüncelerini sorgulamak haddime değil ama affına sığınarak bu nasihatin bende hissettirdiklerini sizinle paylaşmak isterim.
Düşünce insanı yaşar, yazar ve aktarır, verilen mesaj ise muhatabın miktarıncadır. O sanki benim algımın dışında bir şeyler söylemiş olsa da, sanki bana şöyle fısıldıyordu.
Herkes için olduğu gibi, sevilen bahtiyarımızında tek hakkı vardır. Onu sorgulayamazsın. Ve nasıl olduğunu yaşamadan asla öğrenemezsin. Sevgiyi, kontrol edemez, yönlendiremez, hükmedemezsin. Ne reddedebilirsin, nede ille olsun dedirtebilirsin. Adını koyamaz, nedenini kendine bile açıklayamazsın. Güdüseldir, o kadar.
Sevilen denenilmez, denenilende sevilmeye değmez. Çünki şüphe sevgiyi bozar. Bunu ancak yaşarak görebilirsin. Ya seversin ya da sevmezsin fakat bu ikisi arasında olunmaz. Bunun dışında bir seçenek varsa, o olsa olsa başka bir isim alır, onu da ben tanımlayamam.
Sevginin alternatifi olmadığından dolayı başka bir seçenekle kıyas kabul etmez. İnsan kaç kere sınayabilir kendini ve sevdiklerini.
Çok acı varken yaşamda, denedim olmadı diye, kaç kez yaşanabilir bu kırıklığı? O sadece savunmasız ve masum bir tek yüreğe sahipken, bu çok zor.
İlginçtir ama yürek hafızası hiç unutmaz yaşadıklarını. Akıl devreye girmek istese de çöküşler yaşadığında, reddeder tüm önerileri. Onun çalışma sisteminde kendi algısınca bir vefası vardır. Bundan sonrası ya acıya alışacak sevgiye kapılarını kapatacak ya da yeniden yeniden yüzeysel sevgilerle yaşamayı kavrayacak.
...vesselam!
Not: İçimden geldi
Sadece ne yaptığını umursarlar, neden ya da kimin için yaptığını umursamazlar...
/-Killer Elite
&
yorum/lu/yorum; İnsan vefasızdır, bunu kanıta gerek yok, hepimiz iyi biliriz.
Fakat bu bizi bağlamaz. Biz Allah ne istiyor diye düşünür, yaptığımızı desinler diye yapmayız. Sadece insani davranır , sonuçlarına takılmayız.Dünyaya gönderiliş amacımızı bildiğimiz için, her eylemi dünya daha yaşanılır olsun diye yaparız.
İlginçtir ama iki dünya arasında yapılan sınavda sorular sınavken cevaplarıda ayrı bir sınavdır. yani hayatın bütün alanı an ben an komplike bir sınavdır.
Bu sınav sözlü itiraflar ile geçilmez ,hâl ve hayatına yansıttığın fiillerin ahde vefaya olan sadakatle doğru orantılıdır...
/-Killer Elite
&
yorum/lu/yorum; İnsan vefasızdır, bunu kanıta gerek yok, hepimiz iyi biliriz.
Fakat bu bizi bağlamaz. Biz Allah ne istiyor diye düşünür, yaptığımızı desinler diye yapmayız. Sadece insani davranır , sonuçlarına takılmayız.Dünyaya gönderiliş amacımızı bildiğimiz için, her eylemi dünya daha yaşanılır olsun diye yaparız.
İlginçtir ama iki dünya arasında yapılan sınavda sorular sınavken cevaplarıda ayrı bir sınavdır. yani hayatın bütün alanı an ben an komplike bir sınavdır.
Bu sınav sözlü itiraflar ile geçilmez ,hâl ve hayatına yansıttığın fiillerin ahde vefaya olan sadakatle doğru orantılıdır...
Kendini hesaba çekmek.
Kiyamet günü terazi kurarız.
O gün, hiç kimseye zulmedilmez. Herkesin, yaptigi zerre kadar iyilik ve kötülüğü meydana çıkarıp teraziye koyarız.
Herkesin hesabını yapmaya yetisirız.
/-Enbiya - 47
&
Ölmeden önce ölün, hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin...
/-peygamber efendimiz
&
yorum/lu/yorum:
...her zaman yapamasakta arada bir kendimizi muhasebeye çekmekte fayda var. malâyani ile sıkça haşır neşir olmakla iyice şuursuzlaşıyoruz . bu oyalamacalardan bir taneside mealesef facebook.
farkında olamasakta gizli düşman olan facebook bizden at gözlüğü takmış muamelesi yapmamızı istiyor.
Tıpkı kendisi gibi.
hatta GDO 'lu ürünlere benzer bir ışıltıyla, dışı albenili ama içerisi külliyen zarar bir yaşam sunuyor.
Sapla saman birbirine girmiş akıllar karışmış, gerçek yanlışa karışmış ,sağduyu evi terketmiş ,vicdanlar susmuş .
....kendimizi unuttuk ,"en kötüsü" de Allah'ı unuttuk .
bu korkunç !
başta ben olmak üzere, madem ki afyonlanıyoruz ,en azından kısa fasılalarla bir öze dönüş yaşamalıyız. Zamanla tümden kendimizi kaybetmeden hakikati bulmalıyız. bir an önce kendimizi yakalamalıyız .
"zarardan ân alsak kârdayız" ,madem öyle alalım inşaallah.
&
biz seni bıraktık ama sen bizim ellerimizi bırakma ya Rabbi!
Kiyamet günü terazi kurarız.
O gün, hiç kimseye zulmedilmez. Herkesin, yaptigi zerre kadar iyilik ve kötülüğü meydana çıkarıp teraziye koyarız.
Herkesin hesabını yapmaya yetisirız.
/-Enbiya - 47
&
Ölmeden önce ölün, hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin...
/-peygamber efendimiz
&
yorum/lu/yorum:
...her zaman yapamasakta arada bir kendimizi muhasebeye çekmekte fayda var. malâyani ile sıkça haşır neşir olmakla iyice şuursuzlaşıyoruz . bu oyalamacalardan bir taneside mealesef facebook.
farkında olamasakta gizli düşman olan facebook bizden at gözlüğü takmış muamelesi yapmamızı istiyor.
Tıpkı kendisi gibi.
hatta GDO 'lu ürünlere benzer bir ışıltıyla, dışı albenili ama içerisi külliyen zarar bir yaşam sunuyor.
Sapla saman birbirine girmiş akıllar karışmış, gerçek yanlışa karışmış ,sağduyu evi terketmiş ,vicdanlar susmuş .
....kendimizi unuttuk ,"en kötüsü" de Allah'ı unuttuk .
bu korkunç !
başta ben olmak üzere, madem ki afyonlanıyoruz ,en azından kısa fasılalarla bir öze dönüş yaşamalıyız. Zamanla tümden kendimizi kaybetmeden hakikati bulmalıyız. bir an önce kendimizi yakalamalıyız .
"zarardan ân alsak kârdayız" ,madem öyle alalım inşaallah.
&
biz seni bıraktık ama sen bizim ellerimizi bırakma ya Rabbi!
hiç bilmem sağdan soldan geçmeyi ,dümdüz yaşarım hayatı olduğu ve olması gerektiği gibi, ne gerek var bu taktik saçmalıklarına ,sadece zaman kaybı bir o kadar da insanlık ayıbı.
Allah'ınızı severseniz siz söyleyin, ne yapıyorsunuz siz ?
-oysa savaşmıyor, insanca yaşamaya çalışıyoruz biz?
Zehra Asuman
Allah'ınızı severseniz siz söyleyin, ne yapıyorsunuz siz ?
-oysa savaşmıyor, insanca yaşamaya çalışıyoruz biz?
Zehra Asuman
20 Temmuz 2013 Cumartesi
19 Temmuz 2013 Cuma
...öyledir insan, hayallerinin verdiği büyüklükle güçlüyüm zanneder de gerçekleştiremediği kadar küçülür !
Zhrsmn
Zhrsmn
İnsan farkındalığı kadar düşünür, algısı kadarını duyar, kapasitesi kadar anlar, idraki kadar da uygular...!
Zhrsmn
Zhrsmn
demiştim;
...ünvanların varmış, onca imzalara sahipmişsin, mülkünü saya/mıyor muşsun ! ne çıkar ? tutunamadığın inancınla Aşk'ı yakalayamadıktan sonra. Zaten o kalabalıklar hazırlamadı mı senin o hazin sonunu ?
Zhrsmn
...ünvanların varmış, onca imzalara sahipmişsin, mülkünü saya/mıyor muşsun ! ne çıkar ? tutunamadığın inancınla Aşk'ı yakalayamadıktan sonra. Zaten o kalabalıklar hazırlamadı mı senin o hazin sonunu ?
Zhrsmn
16 Temmuz 2013 Salı
15 Temmuz 2013 Pazartesi
...kimi kalırken ayrılıklar yazdırır, kimi gider acıya acıya. ne giden gidebilmiştir ne de kalan gönderebilmiş.
ama vedalar ah bu vedalar, hep sessizdir !
...bilinmeyen bir yerden dökülür yaş, ayaklarına kadar sızar yavaş yavaş .
çaresizdir kelâm, boğazına düğümlenir onca birikmiş susmalar.
bir neyse ile uğurlandıklarından belki de ..kutlu yolcuların hep veda'sızdır gidişi...
ama vedalar ah bu vedalar, hep sessizdir !
...bilinmeyen bir yerden dökülür yaş, ayaklarına kadar sızar yavaş yavaş .
çaresizdir kelâm, boğazına düğümlenir onca birikmiş susmalar.
bir neyse ile uğurlandıklarından belki de ..kutlu yolcuların hep veda'sızdır gidişi...
14 Temmuz 2013 Pazar
13 Temmuz 2013 Cumartesi
12 Temmuz 2013 Cuma
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)